Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgınında Türkiye'de birinci dalganın ikinci pikinin yaşandığını söylerken, "Ülke genelinde durum kontrol altında. İstanbul'da, Trakya'da ve Ege Bölgesi'nde ciddi bir artış yok. Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'da maalesef artış var. Artışın en fazla olduğu illerin başında Ankara geliyor. Şu an Türkiye'de vaka sayısının en fazla olduğu il Ankara, İstanbul'u 2 kat oranında geçmiş durumda" dedi.
Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Koca, kontrollü sosyal hayatın başlamasının ardından tedbirlere uyulmadığını ve salgının yayılmaya devam ettiğini belirtirken, "Tatil yerlerinde, eğlence yerlerinde, çarşı pazarda, törenlerde tedbirlere ne kadar uyulduğunu hep birlikte içimiz acıyarak görüyoruz" ifadesini kullandı.
"Sorun küresel, mücadele ulusal demiştik. Konya'da kısmen kontrol altına aldık. Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Kayseri hala yüksek riskli illerimiz arasında" diyen Koca, salgının kontrolden çıktığını söyleyemeyeceğini, eğer tedbirlere uyulmazsa durumun değişebileceğini açıkladı.
"Bakanlık olarak rakamları değiştirmemiz söz konusu değil"
Ankara'yla ilgili ek tedbirlerin alınmaya başladığını söyleyen Koca, kapatılan hastanelerin özellikle yoğun bakım bölümlerinin yeniden açılabileceğini belirtirken, "Hastane açısından bir sorunumuz olmadığını söylemek istiyorum ama bizim zaten kapatılan hastaneleri açmak gibi bir eğilimimiz vardı, daha önce de söylemiştim. Bu hastanelerimizin özellikle yoğun bakımla ilgili bölümlerini devrede tutma gibi bir çaba içerisindeyiz" şeklinde konuştu.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın Koronavirüs ölümlerine ilişkin açıklamasını da değerlendiren Koca, "Ölümlerle ilgili ben başkanla da görüştüm, bununla ilgili rakamları her gün veriyoruz. Normalde bu ölüm rakamları ilgili hekimin kendi tanısıyla söz konusu oluyor, bizim herhangi bir merkezden müdahalemiz söz konusu olmuyor. Bizim bakanlık olarak değiştirmemiz söz konusu değil, ilgili hekimlerin karar vererek yaptıkları bir durum" dedi.
"Bilim Kurulu'nun önerisi, müsabakaların seyircisiz devam etmesi"
Önümüzdeki haftalarda başlayacak Süper Lig müsabakalarının da ligin ilk yarısında seyircisiz oynanması gerektiğini söyleyen Koca, "Seyircili olmaması, müsabakaların seyircisiz devam etmesi şeklinde Bilim Kurulu'nun bir önerisi var" ifadesini kullandı.
Koca, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Giresun'daki mitingine ilişkin gelen soruya "Maske, mesafe ve hijyen noktasında sayın Cumhurbaşkanı'mızın son derece hassasiyet ve gayret içinde olduğunu hepimiz biliyoruz. Birçok defa da maske, mesafe ve temizlik konusunu gündeme getirdiğini görüyoruz. Yer yer ihlal edildiğini görüyoruz" şeklinde yanıt verdi.
Koca'nın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Uzun bir süredir koronavirüs aramızda. Öyle görünüyor ki bu konuya karşı zaman zaman duyarsız hale geliyoruz. Gelenek ve göreneklerimizin önemli parçalarından olan bayram ve düğünlerdeki hareketlilik ve dikkatsizliklerimiz bizi bu eşiğe getirdi. Halkımızın büyük çoğunluğu ilk günkü hassasiyetle tedbirler almaya devam ediyor. En azından maske, mesafe ve temizlik şartlarına riayet ediyor. Bir salgınla mücadelede toplumun her ferdi aynı duyarlılığı göstermesi gerekiyor.
"Birinci dalganın ikinci pikini yaşıyoruz. Düğünler ve bayramlaşmalar dahil olmak üzere bu mücadeleye bir istisna getiremeyiz. Karşınıza müjdeli haberlerle çıkmayı çok arzu ederdim. Ne var ki hastalarımızın, yitirdiğimiz canların sayısı dünyada olduğu gibi ülkemizde de artıyor.
"Bundan böyle kontrollü sosyal hayatın başladığını, kısıtların biraz esnediğini söyledim. Tedbirlerle özlemlerimizin sentezini yapabilmeliydik. Bu yeni dönemin vatandaşımızın ferasetiyle iyi anlaşılacağını umduk. Eğer anlaşıldıysa, gereğinin ne kadar yerine getirildiğini takdirlerinize bırakıyorum. Tatil yerlerinde, eğlence yerlerinde, çarşı pazarda, törenlerde tedbirlere ne kadar uyulduğunu hep birlikte içimiz acıyarak görüyoruz. Düğünlerimiz, nişanlarımız, sünnet törenlerimiz, taziyelerimiz, yeni taziyelere kaynaklık eden yerler oluyor. Virüs her geçen gün daha fazla insana bulaşıyor. Açıkladığımız yeni hasta sayımız düşmüyor. Ağır hastalık geçirenlerin, yoğun bakımda tedavi görenlerin sayısı artıyor. Vatandaşlarımız canlarından olmaya devam ediyor.
"Sağlık personelimiz mesleğe adım atarken acı çekerek, hüzünlenerek, umutlanarak, üzülerek yaşayacağı bir hayata talip olduğunun bilincindedir. Her aşamada sabır ve fedakarlık isteyen bir mesleğin mensubu olduğunu bilmektedir. Vatandaşlarımıza şüpheli vakalardan uzak durmasını tavsiye ederken, sağlık çalışanlarımız bütün mesailerini bulaştırıcı hastalarla birlikte geçirmektedir. Şu ana kadar sağlık kuruluşlarımızda virüsün bulaşmasından kaçamayan 29 bin 865 çalışanımız oldu. Ne yazık ki 52 sağlık çalışanımızı yitirdiklerimiz arasında ebediyete yolcu ettik.
"Bu ortamda sağlık kuruluşlarımızda hala şiddete başvuranların olması, sağlık personelimizin menfur saldırılarla muhatap olması içimizi acıtıyor, şevkimizi kırıyor. Sağlıkçılarımızın beklentisi alkıştan öte bir hassasiyettir. Bu hassasiyet, tüm vatandaşlarımızın tetikte olması için gerekli.
"Ülke genelinde durum kontrol altında. İstanbul'da, Trakya'da ve Ege Bölgesi'nde ciddi bir artış yok. Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'da maalesef artış var. Artışın en fazla olduğu illerin başında Ankara geliyor. Yer yer Gaziantep, Şanlıurfa, Batman gibi illerimizde hastane sıkıntısı yaşandı. Diyarbakır gibi bazı illerimizde yakın çalışmalarımız sürdürülmektedir. Hasta sayısını Gaziantep'te yüzde 52, Diyarbakır'da yüzde 49, Mardin'de yüzde 61 gibi aşağıya çekmeye başladık. Virüs gücünü kaybetmedi. Rakamlar bize ölüm ve ağır vaka sayısının arttığını söylüyor. Risk burada, mücadelemizin temel hedefi bunu önlemeye yönelik. Sorun küresel, mücadele ulusal demiştik. Konya'da kısmen kontrol altına aldık. Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Kayseri hala yüksek riskli illerimiz arasında.
"Virüs gücünü kaybetmedi. Rakamlar bize ölüm ve ağır vaka sayısının arttığını söylüyor. Özellikle ağır vaka sayısını azaltmamız gerekiyor. Risk burada, mücadelemizin temel hedefi de bunu önlemeye yönelik. Yöntemlerde benzerlik olsa da her ülke kendi mücadelesini kendi şartlarında veriyor. Bilim Kurulu'muz bu dönemde rehberlik yaptı, araştırma ve görüşleriyle bazen tavsiye ve uyarılarını yaptı. Ülke olarak aldığımız kararlarda yol gösterici oldu. Görev alan tüm bilim adamlarımıza müteşekkirim. HES kodu uygulaması devam ediyor. İzolasyon tedbirine uymayan 153 bin pozitif kişi bu şekilde tespit edilmiş oldu.
"Filyasyon ekip çalışmamızı 10 bin 802'ye çıkardık. Her ilin kendi özelinde tedbirler almaya başladık. Sorunlu illerde filyasyon ekiplerin sayısını hızla arttırıyoruz. Konya'da 460, Şanlıurfa'da 300, Erzurum'da 207, İzmir'de 350, Kayseri'de 150 ekip sahada.
"Salgın bölgesel farklılıklara rağmen ülke genelinde kontrol altındadır. Koronavirüs'ün mevsimsel hastalıklarla birleşmesi mümkündür. Bu duruma karşı yeni tedbirlerimiz alındı. Bu yeni mücadele dönemine karşı hazırlanıyoruz. Vatandaşlarımızın sadece tedbirlere uyumda değil, kontrol ve denetimde de destek olmasını bekliyoruz. Başta pandemi hastanesinde çalışanlar olmak üzere tüm hekim arkadaşlarımız, bilim insanlarımız, salgınla mücadelenin tüm mensupları sizden iyi haberler bekliyor. Onlar için maske, mesafe kuralı ve tedbirlere uymanızdan daha güzel bir teşekkür yoktur. Maskeyle nefes almak, entübasyon ile solumaktan kolay.
"Bugünkü toplam hasta sayısı 1596. Bugün hayatını kaybeden, vefat edenlerin sayısı 45. Bugün toplam test sayısı 107 bin 927. İyileşen sayı 947. Ayrıca bu dönemde toplam ağır hasta sayımız 1017. Hastalarda zatürre oranımız ise bildiğiniz gibi her geçen gün uyguladığımız tedavilerle yüzde 7,6'ya kadar düşmüş oldu. Erken dönemde ilaç uygulamanın ne kadar önemli olduğunu, sonuç aldığımızı gösteren bir durum.
"Yaş arttıkça hem erkeklerde, hem kadınlarda vefat oranımız dramatik şekilde artıyor. Her iki cinsiyette de ölümler 50 yaşından itibaren yaş arttıkça büyük bir ivmeyle artmaktadır. 2019 yılı toplam ölümler 297 bin 275'ti. Buna yıllık beklenen artış oranı oran 2020 için beklenen ölüm 303 bin 815. 2020'de gerçekleşen ölüm 303 bin 262. Yani geçen yılki vefat sayımızla uyumlu. İlk 8 ay için söylüyorum. Ama Covid-19'dan gerçekleşen 6 bin 370 vefatı da ekleyince bu yılın ilk 8 ayında vefat sayımız 309 bin 602 oldu. 2020 için enfeksiyondan kaybedilen hastanın daha az olduğunu, Covid'le birlikte arttığını görmüş oluyoruz.
"2019 yılı ilk 8 ayında enfeksiyon ve parazitel hastalıklardan vefat sayımız 8 bin 72. Bu yıl bu sayı 7 bin 91. Bu veriler ışığında şu söylenebilir, Covid hastalarının enfeksiyon diye kaydedilmesinden ziyade, belki tersini iddia etmek, eskiden Covid olarak kaydedilen hastalarımızın enfeksiyon olduğu da iddia edilebilir.
"Gençlerimiz ve orta yaş grubu vatandaşlarımızın iyileşme düzeyi yaşlılarımıza göre daha yüksek.
"Grip aşısı geçen yıldan daha fazla, 4 kat olsun çabası içindeyiz, bununla ilgili bağlantıları yapmış olduk, kimlere yapılması gerektiğiyle ilgili de Bilim Kurulu tarafından bir çalışma yapılıyor. Bir algoritma olacak, bu yıl o anlamda sorun yaşamayacağımızı düşünüyorum, geçen yıla göre 3 kat 4 kat tedarik olacağını söylemek istiyorum.
"Şu an Türkiye'de vaka sayısının en fazla olduğu il Ankara, İstanbul'u 2 kat oranında geçmiş durumda. Bu anlamda tedbirleri Ankara'da daha yoğunlaştıran bir yaklaşım ve çaba içindeyiz. Bu anlamda bizim bir takım tedbirler alınmaya başlandı. Mesai kavramı, bununla ilgili gerektiğinde kuruma gelmeden dönüşünlü olarak belli bir yaş üzerin kişilerin gelmelerini önlemek gibi, bir takım düzenlemeler birçok ilimizde başladı, Ankara özelinde daha yoğun ele alındı. Sokağa çıkma vb. gibi bir durum gündemimizde yok, herkesin tedbirlere uyması konusunda bir gayret ve çabası olmalı.
"Bilim Kurulumuz biliyorsunuz bu dönemde bir tavsiye kurulu, bugüne kadar tavsiye kararlarını uygulama noktasında bir gayret içinde olundu. Dolayısıyla Bilim Kurulunun karar verici olmadığı bu anlamda söylenmiş bir cümle. Bu tavsiye kararlarını uygulama konusunda bir hassasiyet gösterildiğini söylemek istiyorum.
"Salgının kontrolden çıktığını asla söyleyemeyiz ama tedbirlere uyum konusunda üzerimize düşeni yapma noktasında hassasiyet göstermezsek durum farklı olabilir. Bu Ankara için söylenebilecek bir durum, diğer Kayseri gibi, Konya gibi bir takım illerimizde de bu durumun bir artış içinde olduğunu söyleyebiliriz. Arkadaşlarımız yoğun bir gayretle çaba sarf ediyorlar. Bizim gördüğümüz en büyük kaynak, bayram ve bayram sonrası yoğun düğün ve benzeri etkinlikler. O nedenle de düğünlerle ilgili bütün Türkiye'de organizasyonun daha çok nikah tarzında olması, yemekli bir organizasyon tarzında olmaması, nişan kına gibi etkinliklerin yapılmaması şeklinde Bilim Kurulu'muzun da bir önerisi oldu.
"Ankara'da hastane açısından bir sorunumuz olmadığını söylemek istiyorum ama bizim zaten kapatılan hastaneleri açmak gibi bir eğilimimiz vardı, daha önce de söylemiştim. Bu hastanelerimizin özellikle yoğun bakımla ilgili bölümlerini devrede tutma gibi bir çaba içerisindeyiz. Bunların da açılmasını gündeme aldığımızı söylemek istiyorum.
"2 aşısının Faz 3 çalışması için bakanlığımız onay vermiş oldu. Biz bu çalışmalara izin verilirken gönüllülük esasına göre izin verdik. Bizim biliyor olmamız, daha sonra kullanım için de son derece önemli olduğunu da söylemek istiyorum. 2 çalışma dışında üçüncü bir müracaat oldu, Rusya'da yapılan, Faz 3 çalışmasına gelen çalışmayla ilgili dosyaya bakıldı, bu anlamda önemli bir aşamada odluğunu söyleyebilirim, önümüzdeki günler izin verilmiş olabilir. Bizim kendi yaptığımız çalışmalar ise Faz 1 çalışmasına doğru gelenler var, önümüzdeki günler bununla ilgili bir gelişme olacak.
"Futbolla ilgili, Bilim Kurulu'nda gündeme geldi, bu dönemde belli bir döneme kadar, belki ilk yarı için müsabakaların seyircisiz olması şeklinde bir öneri var, bunu söyleyebilirim. Seyircili olmaması, müsabakaların seyircisiz devam etmesi şeklinde Bilim Kurulu'nun bir önerisi var.
"Ek ödeme uzatılmış oldu, birkaç gün içerisinde yayınlanmış olur, hem sahada filyasyon yapan ekiplerimiz, hem de şu dönemde salgın döneminde hastalarla ilgili yoğun çalışan hekimlerle ilgili bir düzenleme yapıldı. Önümüzdeki günlerde yayınlanmış olur.
"Atamayla ilgili ihtiyaç durumuna göre, 4 ay önce yaşamıştık, önümüzdeki dönemde devreye girecek olan hastanelerimiz olacak. Konya açıldı, İstanbul'da Göztepe Eğitim Araştırma Hastanesi açılmış olacak, Seyrantepe benzer şekilde açılmış olacak, hastanelerin devreye girmesiyle birlikte bu alanda alım söz konusu olacak. Döner sermayenin kaldırılması gibi bir durum söz konusu değil şu an. Bizim şu dönemde üzerinde daha çok durduğumuz bu performansın şu dönemde sağlıklı şekilde devreye girmesini hızla kolaylaştırmak olacak.
"İlaçların vatandaşımızın kendisine evinde veriliyor olmasını önemsiyoruz. 150 bini geçen kişi izolasyonda olması gerekirken, izolasyonda olmadığını görüyoruz. Pozitif olan, enfeksiyonu taşıyan vatandaşlarımızın ilacını almak için sağlık kuruluşuna gelmesinden öte evine ulaştırma çabası içindeyiz.
"Ölümlerle ilgili ben başkanla da görüştüm, bununla ilgili rakamları her gün veriyoruz, biliyorsunuz normalde bu ölüm rakamlarıyla ilgili bir hekimin kendi tanısıyla söz konusu oluyor, bizim herhangi bir merkezden müdahalemiz söz konusu olmuyor. Bizim bakanlık olarak değiştirmemiz söz konusu değil, ilgili hekimlerin karar vererek yaptıkları bir durum. Enfeksiyonla ilgili parametrede bu yıl azaldığını gösterdim. Geçen yıla göre farklı enfeksiyon tablosu olan parametrede düştüğünü görüyoruz. Tersine, enfekte olup Covid yazılanların olduğunu görüyoruz. PCR'la ilgili ise bazı özel hastanelerde kaydın yeterince tutulmadığını gördük, gereken uyarılarımızı yaptık, şu an bir sorun olmadığını söyleyebilirim.
"Bizim testlerin içinde dediğiniz düzenli testler bu testlerin içinde yok. Daha fazla test yapıldığını söylemek istiyorum.
"Şu ana kadar ikinci kez hastalık geçiren kişileri görmedik, olmayacağı anlamına gelmez. Dördüncü aydan sonra antikorun dörtte bir oranında düştüğünü biliyoruz. Bu düşüşle birlikte enfeksiyona eğilim artıp enfeksiyonla karşı karşıya kaldığımız hasta var mı, bu konuda bildiğimiz bir şey yok.
"Şu dönemde kısıtlı bir şekilde eğitimin devamı şeklinde bir yaklaşımımız var. Yani birinci, ikinci sınıf ve 8 ile 12'yle ilgili düzenlemeyi muhtemelen gelecek hafta konuşmuş oluruz. Daha çok birinci sınıfların alışması açısından, 2 gün devam 5 gün okula gitmeme şeklinde bir uygulama gündeme gelebilir. Diğer sınıfların bu dönemde nasıl devam edeceği şeklinde salgının seyrine göre gelecek hafta daha çok netleştirmiş oluruz.
"En yoğun iletişimimizin en yoğun olduğu bakanlığın İçişleri Bakanlığı olduğunu söyleyebilirim. Bizim bu pandemi sürecinde aldığımız kararlar doğrultusunda İçişleri Bakanlığı'yla birlikte etkin bir mücadele içinde olduğumuzu söyleyebilirim.
"Maske, mesafe ve hijyen noktasında sayın Cumhurbaşkanı'mızın son derece hassasiyet ve gayret içinde olduğunu hepimiz biliyoruz. Birçok defa da maske, mesafe ve temizlik konusunu gündeme getirdiğini görüyoruz. Yer yer ihlal edildiğini görüyoruz."