Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, sağlık sigortasını katılım felsefesiyle gerçekleştireceklerini belirterek, “İlk olarak tam katılım sağlık sigortası ürünüyle başlıyoruz. 7/24 acil sağlık, seyahat sağlık, yabancı sağlık gibi ürünlerimizi de 2018 yılı içerisinde kendi kanallarımızdan müşterilerimize sunacağız.” dedi.
Sincek, Katılım Emeklilik’in sağlık alanındaki yeni ürünlerine ilişkin düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada, 2017’nin zor bir yıl gibi görüldüğünü, ancak sektör açısından bakıldığında iyi bir yıl geçirildiğini kaydetti.
Geçen yıl birçok yeni ürünle tanışıldığını ifade eden Sincek, şunları kaydetti:
“Katılım emeklilik 3,5 yılını tamamladı. Bizim için önemli bir baraj olan 1 milyar TL Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) fon büyüklüğünü aştık. 2018 yılında da 1,5 milyar TL’nin üzerine çıkaracağız, yüzde 45-50 civarında büyümeyi hedefliyoruz. (BES fon tutarı) Sektörün yüzde 30 büyüdüğü yerde yüzde 66’lık büyüme performansı gerçekleştirdik. Otomatik katılım hayatımıza girdi. 16 şirket otomatik katılıma dahil oldu. 7-8 milyon kişi sisteme dahil edildi, şu anda 3,5 milyon devam ediyor. Katılım Emeklilik olarak iddialı performans sergiledik. 350 bin kişiyi de Katılım Emeklilik olarak sisteme dahil ettik, şu anda 145 bin müşterimiz var. BES tarafına bakıldığında ise otomatik katılım etkisiyle BES’in büyümesi yavaşladı. BES’te de inanılmaz bir performans gösterdik.”
Sincek, katılım sigortacılığına yönelik yönetmeliği anımsatarak, katılım sigortacılığının kapsamı ve oyunun kurallarının belirlendiğini, kendi segmentlerine göre bakıldığında sektör lideri konumunda olduklarını, 44 milyon TL’lik prim üretimi gerçekleştirdiklerini söyledi.
Sektörün Kredi Garanti Fonu (KGF) etkisiyle inanılmaz büyüdüğünü aktaran Sincek, “BES fon büyüklüğü geçen yıl sonunda 78 milyon TL’ye, otomatik katılım fon büyüklüğü ise 1,8 milyon TL’ye geldi. Dün itibarıyla 82 milyar TL’lik büyüklükten bahsediyoruz. Tüm sektörün katılımcı sayısına bakıldığında 6,9 milyon kişi BES’te var, 3,5 milyon kişi de otomatik katılımda mevcut durumda. 2017’de faizsiz fonlar, sektör toplamı olarak baktığımızda 3,24 milyar TL’den 6,08 milyar TL’ye çıkararak yüzde 87,7 artış gösterdi. Faizsiz fonların pazar payı yüzde 7,83’e çıkarken, bu oran otomatik katılımda yüzde 63,41 gibi rekor bir düzeyde gerçekleşti.” şeklinde konuştu.
“Bu yıl 90-100 bin civarında yeni gönüllü BES satış hedefimiz var”
Sincek, normal fonların seyrine göre faizsiz fonların büyüme hızının daha yüksek olduğuna dikkati çekerek, satış kanallarını genişlettiklerini acenta ağını yaygınlaştırdıklarını, uzun vadede acentelerini bir banka kanalı kadar büyütmek istediklerini dile getirdi.
Mesafeli satış ürünlerini onaylattıklarını, online satış kanalında geliştirmelerinin olacağını aktaran Sincek, 2018 yılı için agresif hedeflerinin bulunduğunu kaydetti.
Sincek, BES tarafında da agresif büyüme hedeflediklerini aktararak, “Geçen yıl 80 bin gönüllü BES sattık, bu yıl 90-100 bin civarında yeni gönüllü BES satış hedefimiz var.” dedi.
Geçen yıl emeklilik şirketlerine sağlık ruhsatı alma izni verildiğini anımsatan Sincek, sözlerine şöyle devam etti:
“Katılım emeklilik olarak ruhsatımızı aldık, alt yapımızı hazırladık. Ürünümüz de satışa hazır hale geldi. İlk satışlarımızı da yaptık. Sağlık sigortasını katılım felsefesiyle gerçekleştireceğiz. Bu da aslında bir yenilik oluyor. İlk olarak tam katılım sağlık sigortası ürünüyle başlıyoruz. 7/24 acil sağlık, seyahat sağlık, yabancı sağlık gibi ürünlerimizi de 2018 yılı içerisinde kendi kanallarımızdan müşterilerimize sunacağız. Sigortacılık aslında bir risk transferi. Katılım sigortacılığında risk transferinden ziyade sigortalıların risk paylaşımı yaptığı bir havuz modelinden bahsediyoruz. Biz bu havuzu yöneten operatör olarak havuzun uçtan uca hem mevzuatla uyumunu sağlıyoruz hem de müşterimizin ihtiyaçlarının havuzdan karşılanması için çalışıyoruz. Toplanan primlerin yatırılması faizsiz enstrümanlardan olmak zorunda. Danışma kurulu konusu var. Ürünlerin hepsinin ekonomi, finans tarafı değil, bir de üzerine fıkıh tarafı bulunuyor.”
Sincek, sağlıkta retekafül kullanacaklarını belirterek, konvansiyonel bankacılıkta reasürans denildiğini anımsattı.
Sektörün dijitalleşmeye önemli yatırımlar yaptığına dikkati çeken Sincek, “Operasyonel süreçlerimizde yapay zeka teknolojilerine geçiyoruz. Operasyonel işlemlerimizde robot çözümlerin yanı sıra müşteri hizmetlerinde de önümüzdeki dönemde yapay zeka uygulamaları kullanmaya başlayacağız. Blockchain’in teknolojileri çok yeni, sigortacılığa nasıl uyarlanabilir, bunu da araştırıyoruz. Dijital paralar çok gündemde. Bitcoini olanlar kara kara düşünüyor. İlerde bu paralar batmazsa ve doğru düzgün bir mevzuatta olursa herhalde coinlerin sepeti, endeksi olabilir ama ne olduğu belli olmayan şeye diyanet icazet vermez.” diye konuştu.
“(Tasarıdaki cayma hakkı) Hiç düzenleme yapılmasaydı da olurdu”
Bir gazetecinin, otomatik katılımda faizsiz fonlara talebin neden bu kadar yüksek olduğuna yönelik sorusu üzerine Sincek, sistemin yüzde 60-65’inin faizsiz fonları tercih ettiğini, eşit fırsat durumunda insanların hassasiyetlerine göre tercih yaptığını kaydetti.
1 Ocak itibarıyla 50-100 çalışanı bulunan şirketlerin dahil olmasına ilişkin soru üzerine Sincek, bu kademeli geçişte cayma oranının daha az olacağını, genel olarak sistem ilk çıktığında otomatik katılım ile ilgili yanlış tanıtımların olduğunu söyledi.
TBMM’deki torba tasarıda BES’e ilişkin düzenlemelere ilişkin soruya yönelik Sincek, “Bence hiç düzenleme yapılmasaydı da olurdu, (cayma hakkı süresinin uzatılması) 6 aymış, tekrar girmeymiş falan, çok da ihtiyaç yoktu. Bence bizim sistemi, insanlar ilk defa giriyormuş gibi en baştan anlatmamız lazım. İşverenlerin bile bu külfetten kurtulmak için çalışanlarını toplu çıkmaya teşvik etmeyi de yaşadık. Sistemin defosu, kusuru olduğunu düşünmüyorum. Patronlar taşın altına elini soksun, işveren katkı yapsın arzusu içerisindeyiz.” yanıtını verdi.
Sincek, ihtisas fonlarının hayata geçtiğini anımsatarak, “Biz de 2 fon kurduk. Bir de standart fon var. Otomatik katılım ilk başlangıç fonunda kalınamayacak. Bir yılı dolduranlar tercih yapacak ve fonlardan birine birikimleri aktarılacak.” dedi.
Portföy yönetim şirketleri dağılımına ilişkin soru üzerine Sincek, bir portföy yönetim şirketine yüzde 40’tan fazla fon yönettirilemeyeceğini, bu da bir emeklilik şirketinin en az 3 portföy yönetim şirketi ile çalışması demek olduğunu, kendilerinin 4, 5 ve 6’ncıya da baktıklarını söyledi.
Sincek, tamamlayıcı sağlık sigortasında bu yıl 10 bin satış yapmayı hedeflediklerini bildirerek, daha sonrasında ürün revizyonlarının olabileceğini ve yeni ürünler gelebileceğini kaydetti.
Katılımda pazar büyüklüğüne de değinen Sincek, şunları anlattı:
“4 olan katılım bankasından, birisi malum TMSF’ye devredildi, sonra kurulan 2 kamu katılım bankası var. Toplam 5 katılım bankası var. Katılım bankacılığının toplam bankacılıktaki payı yüzde 4-5, biz bunu sigortacılık tarafıyla kırdık. Yeni çıkan katılım mevzuatı ile bunlar raporlanmaya başlayacak. Ya bizim gibi yüzde 100 katılım sigortacılığı yapabilirsiniz ya da pencere yöntemiyle bu ürünleri müşterilerinize sunabilirsiniz. Pencere yöntemiyle de artık bu ürünlerin bir sertifikasyonu olması gerekecek. Danışma kurulu olması gerekecek. Pazar yeni yeni büyüyor. Halihazırda lisans almış, kuruluş aşamasında olan Körfez sermayeli katılım sigorta şirketleri var. Kamunun bir şirket kuracağını biliyoruz. Hem konvansiyonel hem de katılım olarak. Katılım sigortacılığı payı toplam pay içinde büyüyecek.”
Sincek, katılım sigortacılığı kapsamında hizmet verdikleri hayat sigortasında geçen yıl prim bazında sektör üstü performans göstererek yüzdelik değişimde neredeyse sektör büyümesinin iki katı performans sergilediklerini anlatarak, sektör yüzde 35 büyürken, Katılım Emeklilik’in yüzde 64 büyüme gösterdiğini dile getirdi.