Reel sektör temsilcileri ve emeklilik şirketleri, çalışanların otomatik BES’ten cayma süresinin kısalığı konusunda görüş birliğine vardı. Sektör temsilcileri iki aylık cayma süresinin uzaması halinde sistemden çıkışların da azalacağını savunuyor.
Bireysel emeklilik sistemi sayesinde tasarruflar artacak, biriken fonlar ekonomiye can suyu olacak. Türkiye Sigorta Birliği (TSB) ve Emeklilik Gözetim Merkezi’nin (EGM) ortaklaşa düzenlediği “Emekliliğiniz İçin Buluşuyoruz, Türkiye BES’leniyor Projesi” kapsamında Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde otomatik BES tartışıldı. Düzenlenen panele TSB Başkan Yardımcısı ve Garanti Emeklilik Genel Müdürü Burak Ali Göçer, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Eyüp Sözdinler, Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Mehmet Danyeli konuşmacı olarak katıldı.
İKİNCİ EMEKLİLİK ŞANSI
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Eyüp Sözdinler, BES’in, tasarruf açısından Türkiye’nin en önemli faktörü olduğunu söyledi. Sözdinler, ekonomik sıkıntılardan çıkılabilmesi için sıkı para politikasına ve tasarrufa ihtiyaç olduğunu belirterek, “Tasarruf çok önemli. Onun için de BES’i özendirici hale getirmek lazım. Buradaki fonların çok iyi değerlendirilmesi ve kişilere de bunun ikinci bir emeklilik sistemi olduğunu anlatmak gerekiyor. BES, sadece tasarruf değil, 56 yaşına gelip emekli olan bir kişiye neredeyse ikinci bir emekli maaşı alma imkanı sunuyor” dedi.
Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Mehmet Danyeli, BES’i, sosyal güvenlik reformu olarak gördüklerini belirterek, toplanan fonun da ekonomiye can suyu olacağını söyledi. Danyeli, otomatik BES’teki cayma süresinin çok kısa olduğuna dikkat çekerek, “Çalışanlar nasıl tasarruf edeceklerini, birikimlerinin ne kadar sürede nereye geleceğini görmeden iki ayda sistemden çıktılar. Emeklilik şirketleri bu sistemi iyi anlatamadı. Bizler de anlatamadık. Bakıyoruz, sistemden çıkış oranları yüzde 55’lerde. Bu oran çok yüksek. Demek ki biz, bir şeyleri anlatamadık. Bu konuda mutlaka bir algı yaratılmalı” dedi.
İŞVERENLERE ÇOK İŞ DÜŞÜYOR
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı ve Garanti Emeklilik Genel Müdürü Burak Ali Göçer, otomatik BES’in 15 milyon çalışanı ilgilendirdiğini belirterek, geniş kapsamlı bir sistem olduğunu söyledi. Göçer, sistemin 2017’nin başında başladığını ve bugün için 5,5 milyon kişinin otomatik katılım sayesinde para biriktirdiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Bunların 3,5 milyonu ilk defa tasarrufla tanışıp, para biriktiriyor. Onun için de BES’i, Türkiye’deki en etkin tasarruf sistemi olarak görebiliriz. Türkiye’de tartışamayacağımız tek şey tasarruf. Dolayısıyla bizler, reel sektör, çalışanlar; herkes bu konuda taşın altına elini koymalı. Bireysel emeklilik 2003 yılından beri çalışan bir sistem. Mesela, işverenlerin, çalışanlar üzerinde bizden daha fazla sözü geçer. Eğer işverenler derse ki, ‘bu iyi bir sistem, kalmalıyız, hepimiz tasarruf etmeliyiz’, çalışan üzerinde etkisi daha büyük olur. Bu işin işverene de faydası var. Burada yaratılan fonlar ekonomiye aktarılıyor, oradan da işverenlere kredi olarak, yatırım olarak geri geliyor. Dolayısıyla bizim biran önce tasarrufları büyütüyor olmamız lazım.”
ÜÇ YIL KALINIRSA ÇIKIŞLAR AZALIR
TSB Başkan Yardımcısı, Garanti Emeklilik Genel Müdürü Burak Ali Göçer, Yeni Ekonomi Programı kapsamında üç yıl boyunca sistemden çıkışlara izin verilmeyerek, otomatik BES’in zorunlu hale getirilmesine yönelik çalışma hakkında şunları söyledi: “Yapılmaya çalışılan, tasarrufu geliştirmek. Bunun için de formüller aranıyor. Bu üç yıl zorunlu kalınması konusu da bir tasarı. Bugün için iki aylık cayma süresi bize yetmiyor. Bu iki aylık süre uzarsa katılımcılar, sistemi ve fonları öğrenir. Mesela, her dönem sisteme girenler, bir önceki döneme göre daha kalıcı oluyor. İçeride kalan sistemi öğrendikçe de kalıcı oluyor. Yüzde 25 devlet katkısı diyoruz, bin liralık devlet katkısı diyoruz; dünyanın hiçbir yerinde bu kadar teşvikle desteklenen başka bir sistem yok. Bunu da anlatabilmemiz lazım. Eğer bu 3 yıl ise kişilerin daha kalıcı olacağını düşünüyorum. Bugün BES’te kabaca 80 milyar liralık fon var, keşke bir 80 milyarımız daha olsaydı farklı olurdu. Bu üç yıl bunu sağlayacaksa ben faydalı olacağını düşünüyorum.”(Hürriyet)