İkinci el araç alacakların en büyük korkusu alacakları aracın hasarlı çıkması. Bu konuda oldukça fazla dolandırıcılık olayı mevcut. Sektörde yeterli denetim ve kontrolün yapılmaması vatandaşların dolandırılmasına ve birikimlerinin elden gitmesine neden olurken, makyajlanmış ağır hasarlı araçların da yollarda tehlike saçmasına olanak veriyor.
Bu noktadan hareket eden Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) motorlu araç sigortalarında tam veya ağır hasar uygulamalarında yeni düzenleme yaptığını duyurdu. Yapılan düzenlemeden sonra hangi oranda hasar görmüş araçların hangi kriterlerde değerlendirileceğine ilişkin netlik sağlandı. Ayrıca eksper zorunluluğu getirilerek hurda haline gelmiş araçların satışının önüne geçilmeye çalışıldı.
Kriterler netleşti
Buna göre tam ve ağır hasar tespitine ilişkin kriterler yeniden belirlendiğini açıklayan SEEDK yapılan düzenleme ile trafik güvenliğinin sağlanmasına ve hasar gören araçları satın alacak vatandaşların doğru ve eksiksiz bilgiye ulaşabilmelerinin amaçlandığını açıkladı. Açıklamada “Trafik güvenliğinin sağlanabilmesi amacıyla kurumumuzca motorlu araç sigortalarında hasar gören aracın hangi koşullarda tam veya ağır hasara uğrayacağına yönelik kriterler belirlenmiştir. Buna göre, hasar tutarının; aracın rayiç değerini aşması ve onarım kabul etmemesi durumunda araç “tam hasar”, rayiç değerin yüzde 60’ını aşması veya Genelge’de belirlenen kritik parçaların hasar görmesi halinde ise araç “ağır hasar” statüsünde işlem görecektir” denildi.
Eksper şart oldu
Tam veya ağır hasar tespitinin doğru ve güvenilir bir şekilde yapılabilmesini teminen tespit işleminin 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu uyarınca ruhsat almış sigorta eksperi tarafından yapılması zorunluluğu getirilmiştir. Tam veya ağır hasara uğramış araçların ilgili mevzuata aykırı olarak “hurda tescil belgesi” veya “trafikten çekilmiştir belgesi” alınmaksızın alım-satıma konu edilmesini engellemek maksadıyla, sigorta şirketleri ve sigorta eksperleri tarafından yapılan işlemlerin takibinin, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi (SBM) aracılığıyla yapılabilmesine imkân sağlandı.