QNB Finansbank, iklim değişikliği ile mücadeleyi tüm ürün, faaliyet ve politikalarında yaygınlaştırma hedefi doğrultusunda yeni bir adım daha attı ve 2015 yılından bu yana fiilen yeni kömür termik santrali ve yeni kömür maden yatırımlarına kredi vermeme yönündeki kararlılığını somut bir iklim taahhüdü niteliğinde resmen kamuoyuna açıkladı. Buna göre yeni kömür projelerini finanse etmeyecek olan QNB Finansbank’ın, portföyündeki ilgili kredilerin vadesi azami olarak 2032 yılı itibariyle dolacak.
QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan alınan kararı, QNB Finansbank’ın TEGV ile birlikte yürüttüğü ‘İklim Koruyucuları Yetişiyor’ projesinin Mardin’de gerçekleşen basın toplantısında açıkladı. Tan, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şu bilgileri verdi; ”Sürdürülebilirlik QNB Finansbank olarak önce bankamızda biz finansçılarımız ve ailelerimiz ile başlattığımız, akabinde bu bakış açımızı ürünlerimize entegre edip, müşterilerimizi de dahil ederek yürüttüğümüz bir dönüşüm sürecidir. Bu süreçde iklim değişikliği ile mücadele ve sosyal kalınmayı destekleme ana başlıkları altında bir çok adım atıyoruz. Operasyonel süreçlerimizde karbon ayak izimizi düşürmek amacıyla atık yönetimi ve enerji tasarrufu konusunda birçok farklı proje yürütüyor, faaliyetlerimizde verimlilik yaratacak iyileştirmeler yapıyoruz. Sürdürebilirlik ve çevre eğitimleri ile çalışanlarımızın farkındalığına ve gelişimine katkı sağlarken, ürün ve kredi politikalarımızı geliştirerek müşterilerimizin yeşil dönüşümüne ortaklık etmek amacıyla ilerliyoruz. Yeni kömür yatırımlarını finanse etmeme taahhüdümüz de sürdürülebilir ekonomiye geçiş için verilen önemli bir taahüttür.”
“Sendikasyon kredileri de sürdürülebilirlik koşulu ile temin ediliyor”
Sürdürülebilirlik çalışmalarındaki uygulamalarını tüm müşteri ilişkileri ve kredi süreçlerinde yaygınlaştırdıklarını vurgulayan Tan, uluslararası piyasalardan alınan sendikasyon kredilerinin de sürdürülebilirlik koşulu ile temin edildiğinin altını çizdi. Tan, “QNB Finansbank olarak, sorumlu finansman politikaları ile bankacılık sektörünün dönüştürücü gücünü sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlamak için kullanmaya öncelik veriyoruz. Topluma ve çevreye ciddi zararlar verdiğine dair açık kanıtlar bulunan hiçbir finansman faaliyetinde yer almamayı ilke haline getirdik. Bu paralelde 2015 yılından beri yeni kömür yatırım projelerini finanse etmiyoruz. Bu konudaki kararlılığımızı yurt dışından temin ettiğimiz borçlanmalarda verdiğimiz taahhütler ile uluslararası platformda ortaya koyduk. Şimdi ise bu taahüdü ileriye taşıyarak somutlaştırıyor ve kredi politikalarımızı bu paralelde şekillendiriyoruz” dedi.