Kurumsal yatırımcılar ve Sermaye Piyasalarının temsilcileri Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) tarafından ikincisi düzenlenen; “TKYD Portföy Yönetimi Zirvesi”nde bir araya geldi.
Zirve, yatırım fonlarının geleceğine ilişkin analiz ve öngörülerin yapıldığı dört ayrı panele de ev sahipliği yaptı.
Zirvenin açılış konuşmasını yapan TKYD Başkanı Mehmet Ali Ersarı, portföy yönetim şirketleri tarafından yönetilen varlık büyüklüğünün, yatırımcıların artan ilgisiyle 1 trilyon eşiğini de aşarak 1,3 trilyon liraya ulaştığına işaret ederek, “Sektörümüzün özellikle son yıllarda sergilediği etkileyici büyüme ile geldiği bu noktayı çok önemsiyoruz ancak gelişmiş ekonomilerle kıyasladığımızda gidecek daha çok yolumuz olduğunu da görüyoruz” dedi. Portföy Yönetimi Sektörü tarafından yönetilen varlıkların Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH)’ın yüzde 10’unun üzerine geldiğini belirten Ersarı, 2022 yılının üçüncü çeyreğinde Avrupa Portföy Yönetimi Sektörü’nün, 28,4 trilyon Euro büyüklük ile Avrupa GSYH’nin yüzde 150’sine ulaştığını, dünya genelinde ise bu oranın yüzde 87 olduğunu söyledi.
Dünyada yaşanmakta olan dönüşüm sürecinin yatırımcı tercihlerini etkilediğini, değişen yatırım koşullarıyla, yeni nesil finansal teknolojiler ve öne çıkan yeni temalar sayesinde, başta yatırım fonları olmak üzere sermaye piyasalarına olan ilginin güçlendiğini belirten Ersarı, çevre, sürdürülebilirlik gibi konu başlıkları ve etki yatırımlarının gün geçtikçe daha fazla gündeme geldiğinin altını çizdi.
"Dijital dönüşümün parçası olmuş yepyeni bir kuşak var”
Ülkemizde de dünyayı yakından izleyen, dijital dönüşümün bir parçası olmuş yepyeni bir kuşak olduğunu, bu genç yatırımcıların, özellikle dünyanın ve ülkemizin geleceğini temsil eden yatırım temaları başta olmak üzere, yenilikçi finansal ürünlere yoğun ilgi gösterdiklerini kaydeden Ersarı, bu durumun, küresel ölçekte olduğu gibi Türkiye’de de ürün ve hizmetlerin çeşitliliğinin her geçen gün artmasına sebep olduğunu sözlerine ekledi.
“Yatırım fonlarının büyümesine büyük önem veriyoruz”
2. Portföy Yönetimi Zirvesi’nde söz alan SPK Başkanı İbrahim Ömer Gönül de, kurumsal yatırımcıların, sermayenin tabana yayılmasında önemli bir rol üstlendiklerini belirtti ve “Kasım ayı itibarıyla menkul kıymet yatırım fonları ve emeklilik yatırım fonlarındaki tasarruf düzeyi 1 trilyon TL’yi aştı. Ayrıca 59 adet portföy yönetim şirketi tarafından yönetilen portföy büyüklüğü de 1,3 trilyon TL’ye ulaştı” dedi.
Yatırım fonlarına yatırım yaparak kurumsal portföy yönetiminin avantajlarından yararlanan yatırımcı sayısının 3,4 milyon civarında olduğunu belirten Gönül, şöyle devam etti: “Bu fonların yanında, son yıllarda dünyada öne çıkan ve Alternatif Yatırım Fonları olarak adlandırılan Girişim Sermayesi Yatırım Fonları ve Gayrimenkul Yatırım Fonları da benzer şekilde önemli gelişmeler kaydetti. 2014 yılından itibaren ülkemiz mevzuatına kazandırılan Alternatif Yatırım Fonlarının, yapılan yasal değişiklikler sonrası kısa sürede 55 milyar TL büyüklüğe ulaşması da sermaye piyasası adına sevindirici bir gelişmedir. Son dönemde belirli temalarla kurulan fonların büyüklüğünde de artış gözlemliyoruz. Kasım ayı itibarıyla, sürdürülebilirlik temasına yatırım yapan veya temiz enerji gibi yenilenebilir enerji alanlarına odaklanan, toplam piyasa değeri yaklaşık 7 milyar TL olan 30 civarında Yatırım ve Emeklilik Yatırım Fonumuz bulunuyor.”
"TEFAS ve BEFAS yatırımcı tabanını genişletti"
Gönül, menkul kıymet yatırım fonu ve emeklilik yatırım fonu piyasasının gelişiminde önemli rolü olan TEFAS ve BEFAS hakkında da şu bilgileri verdi: “2015 yılından bu yana faaliyette olan TEFAS ve 2021’de faaliyete geçen BEFAS, yatırımcıların fonlara erişimini kolaylaştırarak yatırımcı tabanının genişlemesine katkıda bulunmuştur. 2022 yılında TEFAS’ta toplam işlem hacmi 445 milyar TL, BEFAS’ta ise yaklaşık 4 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Bu gelişmeler, Kurumsal Yatırımcılar açısından geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor. Kurumsal Yatırımcı tabanındaki bu olumlu gelişmeleri dikkate alarak Portföy Yönetimi Sektörünün kurumsal kapasitesinin güçlendirilmesine yönelik çalışmalarımız ise devam ediyor. Ayrıca, karbon piyasasının geliştirilmesi, sürdürülebilirlik, finansal teknolojiler ve finansal okuryazarlığın yaygınlaştırılması konularında üretmekte olduğumuz çalışmaların da kurumsal yatırımcılar sektörüne olumlu yansımalarının olacağını düşünüyorum.”