"Birinci basamak sağlık kurumları güçlendirilmeli"
"Ülkemizde Koronavirüs görüldüğü takdirde, en etkili, ilk elden hizmetin verileceği yerler birinci basamak sağlık kurumları olacak" diyerek bu nedenle birinci basamağın güçlendirilmesi, bölge tabanlı sisteme geçilmesi gerektiğine dikkat çekti. Saip açıklamayı şöyle sürdürdü:
"Aşırı yığılmalar acil vakalara yerinde müdahaleyi zorlaştıracak"
"Mevcut sağlık sistemimizde sevk sisteminin olmayışı, acil servislere aşırı ve çoğu zaman gereksiz yığılmanın oluşu, birinci basamağın çok güçlü şekilde hizmet veremiyor olması bir sorun. Şu an ülkemizde günde 3 milyon poliklinik yapılmaktadır. Bir yılda 110 milyon acil başvurusu olmuştur. Hastanelerdeki bu aşırı yığılmalar sağlık çalışanlarının acil vakalara, yerinde müdahalesini zorlaştıracaktır.
Bunun dışında Sağlık Bakanlığı ve yetkilileri şeffaf olmaya çağırıyoruz. Zamanında, yeterli bilgilendirme ve koordinasyonla atlatılabilecek bir süreç olacak. Ama bilgiyi saklamaya dönük durumlar virüsün daha da yayılmasına yol açabilir. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda gerekli duyarlılığı göstereceğine inanıyoruz."
"Sağlık çalışanları risk altında"
Konunun önemli bir yanının da sağlık çalışanlarının risk altında oluşu olduğuna dikkat çeken Saip, "Sağlık çalışanları ve hastalar-hasta yakınları aynı taraftadır. Bu süreçte bütün riskleri alarak hizmet verecek olan sağlık çalışanlarına da gerekli desteği halkımızın vereceğine inanıyoruz" dedi.
KLİMİK Genel Sekreteri Dr. Serap Şimşek Yavuz ise hazırlanan ortak basın metnini kamuoyuyla paylaştı. Yavuz Türkiye'de henüz tanımlanmış bir oldu olmasa da diğer ülkeler gibi Koronavirüs salgını riskiyle karşı karşıya olunduğunu söyledi.
"Tanı testlerinin miktarı arttırılmalı"
Tanı testlerinin miktarının artırılması ve bu testlerin ülke genelinde çok sayıda laboratuvarda yapılabilir olmasının önemine vurgu yapan Yavuz, "Sağlık çalışanlarının hasta insanlara bakarken kullanacağı kişisel koruyucu malzemelerin, son zamanlarda fırsatçı bazı kişi ve kurumların bu ürünlerin fiyatlarında yaptığı fahiş artışlar ve bazı sağlık kuruluşlarının malzeme alma kapasitelerindeki yetersizlikler de dikkate alındığında, merkezi otorite tarafından tüm sağlık kuruluşlarına yeterli miktarda dağıtılması da önemli bir diğer konudur" diye devam etti.