Batık krediler sorunu nasıl çözülür?
Ekonomi yönetimi bir yandan kamu bankalarında düşük faizle kredi sağlamaya devam ederken, diğer yandan BDDK eliyle sorunlu kredilerin takibini sıkılaştırıyor. BDDK Eylül 2019’da çoğu enerji ve inşaat sektörüne verilmiş 46 milyar lira büyüklüğündeki kredinin takibe atılması gerektiğini açıklamıştı. BDDK, bankaların bunları yeniden sınıflamaları ve oluşabilecek zararlar için karşılık ayırmaları için talimat vermişti. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) da kasım ayında Türk bankalarında bulunan sorunlu kredilerin yabancı yatırımcıya satışını kolaylaştırmak amacıyla kanun ve düzenlemelerde 30 konuda değişiklik yapılmasını öngören bir tavsiye raporu hazırlamıştı. DW Türkçe’ye konuşan İstanbul Kültür Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın, ekonomide bir “borç sarmalı” oluştuğuna işaret ediyor. 2017 yılında Kredi Garanti Fonu (KGF) ile 350 milyar TL’lik kredi hacmi oluşturulduğunu hatırlatan Prof. Alçın, “Fakat bu krediler, bir yıl sonrasında aslında daha fazla borç olarak küçük şirketlerin üstüne kaldı. Bugün borcun borçla kapatıldığı bir finans yapısı oluştu” diyor. Bu sorunun aşılabilmesi için öncelikle yurt içi talepte artış meydana gelmesi gerektiğinin altını çizen Alçın, şöyle konuşuyor: “İç talepte artış olması için de insanların reel gelirinde bir iyileşme olması gerekiyor. Bunun için de daha adil bir gelir dağılımı oluşması gerekiyor. Bu sağlanmadığı sürece, bankalar için de şirketler için de borç sarmalı devam edecek.
*Aram Ekin Duran'ın kaleme aldığı yazı Deutsche Welle Türkçe'den aktarılmıştır