Öğretmen Akademisi Vakfı tarafından Garanti BBVA desteğiyle altı yıldır yürütülen ve 2.300 öğretmen aracılığıyla yaklaşık 35 bin öğrenciye ve ailesine erişen 5 Taş Sosyal ve Finansal Liderlik Programı, çocuklarda sosyal ve finansal okuryazarlık konusundaki bilincin artmasını hedefliyor. Aflatoun International iş birliğiyle tasarlanan program; Kişisel Anlayış ve Keşif, Haklar ve Sorumluluklar, Tasarruf ve Harcama Bilinci, Planlama ve Bütçeleme ile Sosyal ve Finansal Girişim başlıklarından oluşuyor. Katılımcı öğretmenler ve öğrencileri program boyunca, bu beş başlıkta aktiviteler gerçekleştiriyor. Programın son ayında gerçekleştirilen çevrim içi iki günlük Çözüm Kampında ise öğrenciler, öğretmenleri rehberliğinde sosyal çevrelerindeki bir soruna çözüm olarak bir girişim fikri oluşturuyor ve proje planı hazırlıyorlar.
Bu çalışmalar öğrencilerin çevrelerindeki sorunlara duyarlı ve analitik düşünce yapısını özümsemiş, çözümcü bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunuyor. Program kapsamında öğretmenler, öğrenciler ve veliler her ay ilgili başlıkta bir uzmanla bir araya geliyor. ‘’Uzman Buluşmalarının” mart ayındaki konuğu, Garanti BBVA Emeklilik Müşteri Varlık Yönetimi Yöneticisi Aslı Başarar oldu. Başarar, etkinlikte planlama ve bütçeleme konusunda yararlı bilgiler ve yöntemler paylaştı.
“Çocuklara para kavramının ne olduğu anlatmak çok önemli”
“Dijital dünyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, çocuklar parayı ellerine almadığı için sınırsız bir kaynak olarak görmeye başladı. Paranın sınırsız bir kaynak olmadığını, bir emek karşılığında kazanıldığını, bunun bir alış-veriş olduğunu, paranın varlığının veya yokluğunun hayatımızın en önemli noktası olmadığını çocuklara anlatmamız gerekiyor. Bir ailenin “Bizde para hiç konuşulmaz” demesi ne kadar yanlışsa, ‘’Bizim ailede para hep konuşulur’’ ifadesi de o kadar yanlış bir başlangıç noktası. ‘Parasını yöneten hayatını yönetir’ kavramını hayatımıza soktuğumuzda, dengeli bir şekilde ilerleyebiliriz”.
“Gelirini yaz, giderini yaz, gerisi tasarruf”
Bir insanın gelirlerini ve giderlerini yazmadan önce sahip olduklarını da yazması gerekiyor. Bir ürünü satın almak istediğimizde, önce elimizde ne olduğunu görmeliyiz. Örneğin bir kıyafet almak istediğimizde, dolabımızda bu kıyafetin farklı bir rengi, farklı bir şekli her zaman vardır. Neye sahip olduğumuzu gördükten sonra yapmamız gereken ilk şey, gelir ve giderlerimizi bir kenara yazmak. Giderlerimizi sabit giderler (kira, fatura ve benzeri) ve değişen giderler olarak ikiye ayırabiliriz. Kredi kartı harcamaları değişen giderler arasındadır ve detaylarına bakmak hayatımızı oldukça kolaylaştırır. Ay başında gelir ve giderlerin yazdığı bir nakit akışı çıkarabilirseniz, bu bütçeleme için önemli bir adım olur. Gelir gider dengesini yaparken kalan paralarla da tasarruflarınızı belirlemeniz oldukça önemli. Hedeflerimizin gerçekçi olması gerekiyor. Elzem olan ihtiyaçlarımızı belirledikten sonra, tasarrufla da eğlence ve isteklerimize para ayırabiliriz. Kağıda yazma alışkanlığı kendinizi tanıma alışkanlığı kazanmanıza da yardımcı olacaktır.’’
“Çocuklara seçim yapabildikleri, ürünleri karşılaştırabildikleri ortamlar sunmalıyız”
“Çocukları bakkala veya markete götürdüğümüzde eline bir miktar para vererek onunla sevdiği bir ürünü veya bir kalıp peyniri almasını söyleyebiliriz. Böylece ürünleri ve içeriklerini görmesi, markaların farklı fiyat seviyeleri olduğunu anlaması ve para harcamayı öğrenmesi adına, farkındalık açısından çok güzel bir başlangıç olabilir. Son dönemlerde çocuklara her şeyi hazır olarak veriyoruz. Hazır sunulmayan, kendilerinin seçim yaptığı, alışveriş yapabildiği, ürünleri karşılaştırabildiği ortamlar yaratmamız gerekiyor.’’