Cisco Ortadogu ve Afrika CTO'su Osama Al-Zoubi, evden çalışmanın giderek yaygınlaştığı ve kalıcı hale gelmesinin öngörüldüğü 2021 ve sonrasında, şirketlere ihtiyaç duyacakları esneklik ve güvenliği sunacak 5 dijital dönüşüm trendini kaleme aldı.
CISCO Ortadogu ve Afrika CTO'su Osama Al-Zoubi, 2021 ve sonrasında şirket faaliyetlerinin esneklik ve sağlamlığını oluşturmaya yönelik öne çıkan beş dijital dönüşümü kaleme aldı: “2020 yılında işletmelerin faaliyetlerinde önemli aksamalar olsa da video konferans ve iş birliği çözümleri gibi teknolojiler sayesinde insanlar uzaktan çalışırken de etkili bir biçimde iş birliği yapmayı başardı. Geçtiğimiz yıl evden çalışmaya geçiş trendini yönetebilmek için evleri iş uygulamalarına bağlamaya yönelik teknolojilerin kullanılmaya başladığına tanık olduk.
Önümüzde yeni zorluklar var ve Cisco Amaç Temelli Ağ Grubu’na göre bunlarla başa çıkmak için dijital dönüşümden faydalanmaya yönelik çok sayıda yeni fırsat bizleri bekliyor. İşte öne çıkan 5 önemli trend:
1. Ağa bağlı iş yerleriyle ofise dönüş
Pandemi sonrası dönemde iş gücünün %30 ila %50'si kısmen veya tamamen evden çalışacak. Ortaya çıkan hibrit iş gücünün bir kısmı, ofise dönecek olsa da kalanı tamamen evden veya sadece belirli zamanlarda ortak ofis alanına giderek çalışmaya devam edecek. Dolayısıyla, iş yerini yeni sağlık önlemlerine uygun biçimde yeniden düzenlemek büyük öneme sahip. Bu da dinamik bir biçimde günlük kapasiteye uygun sayıda iş istasyonlarının tahsis edileceği ve grup toplantılarının yerini video konferansların alacağı anlamına geliyor.
Cisco'ya göre, iş yeri altyapısının da güçlendirilmesi ve video aktarımının ağ üzerine bindirdiği yükü telafi etmek için Wi-Fi 6 veya 6E standardına güncelleme yapılması gerekli olacak. İşletmelerin ise, sosyal mesafe kurallarının uygulanmasını sağlamak için bina içi faaliyetleri izlemek amacıyla konum algılama ve takip uygulamaları kullanması ve aynı zamanda daha iyi tesis yönetimi için binaları sensörler ve operasyon teknolojileri (OT) ile takviye etmesi gerekecek.
2. Binaları daha akıllı hale getirerek enerji verimliliği ve güvenliği artırmak
Hükümetler küresel iklim değişikliği anlaşmalarının koşullarını yerine getirmek için eski binaların daha akıllı, daha sağlıklı ve daha fazla enerji verimliliğine sahip olmasını gerekli kılıyor. Buna uygun olarak, yeni akıllı binalarda aydınlatma, enerji kullanımı gibi konularda daha fazla sensör ve Nesnelerin İnterneti (IoT) kullanılacak. Wi-Fi 6 ve 6E kullanımı, BT departmanlarına bu ihtiyaçları karşılama konusunda daha fazla esneklik sunacak. Hatalara dayanıklı Evrensel Ethernet Üzerinden Güç+ (uPOE+) teknolojisi, 90 Watt'a kadar güç sağlayarak akıllı binalarda önemli rol oynayacak. Bu teknolojiler, mevcut ethernet bağlantılarıyla telefonlara, video konferans sistemlerine, ekranlara, bilgisayarlara ve daha fazlasına güç verilebileceği anlamına geliyor. BT departmanlarının iş dayanıklılığı ve esnekliğiyle ilişkili sorunları hızla tespit etmek ve gerçek dijital dönüşüm gerçekleştirmek için Yapay Zekâ/Makine Öğrenimi analizinden de faydalanması gerekecek.
3. Yönetilmeyen cihazlar daha fazla siber tehdide maruz kalacak
İnternete bağlanabilen her türlü cihaz, kötü amaçlı yazılımlara ve diğer tehditlere maruz kalıyor. Evlerde, iş yerlerinde, okullarda, hastanelerde ve ulaşım merkezlerinde yönetilmeyen IoT cihazlarının ve bunların karşılaştığı tehditlerin sayısı artıyor. IoT cihazlarına yönelik siber tehditlerin sayısı 2019'da %300'den fazla artış gösterdi ve 2019'da keşfedilen güvenlik açıklarının %75'inden fazlasının IoT cihazlarından kaynaklandığı tespit edildi. Cisco, ilk savunma hattının Amaç Temelli Ağlar olmasını öngörüyor. Bu ağlar siber tehditlerin iletimini sın ırlandırıyor ve olağan dışı bir durum tespit edildiğinde cihazları otomatik olarak karantinaya alıyor.
4. Evden çalışma birçok kişinin normali olmaya devam edecek
Uzaktan çalışma çevresel etkiyi azaltmakla kalmayıp, aynı zamanda iş-yaşam dengesinde çok daha fazla esnekliğe olanak tanır. Ancak bu çalışma modelinin etkili olabilmesi için BT departmanlarının işletme varlıklarının güvenliğini sağlarken uzaktan çalışanlara ofisleri aratmayacak bağlantı olanağı sağlaması gerekecek. Bu bağlamda, evde çok sayıda cihazın aşırı yoğunluk veya internet bağlantısında aksama yaratmasını önlemek için güvenli uçtan uca bağlantı büyük öneme sahip. Cisco, evde çok çeşitli ofis ekipmanlarını destekliyor. Hücresel LTE / 5G bağlantı özelliğine sahip evden video konferans sistemleri, iş sürekliliğini artırıp iş birliğini iyileştirebilir. Cisco ayrıca, BT departmanlarının kullanıcı deneyimi kalitesini artırmak için evlere gelişmiş SD-WAN çözümleri sağlaması gerektiğini düşünüyor.
5. Operasyon ekiplerini her yerde bir araya getirme paradigması
Operasyonların artık giderek daha fazla dağıtık olmasıyla birlikte, iş yükleri hızla çoklu bulut ortamlarına geçiyor. Buluta özel spesifik uygulamalar ve mevcut bulut dışı uygulamaları içeren hibrit bir ortam, öngörülebilir gelecek süresince varlığını koruyacak. Bu tür karmaşık ağları yönetmek için Güvenli Erişim Hizmeti Uç Noktası (SASE) çerçevesi gerekecek. Hem uç nokta hem de bulut ile sağlanan güvenlik hizmetleri büyük öneme sahip olmakla birlikte, güvenli SD-WAN ve bulut SASE kabiliyetlerini bir araya getirerek, BT ekiplerinin güvenliği ihtiyaç duyulduğu yere ulaştırmasını sağlıyor. Şirketlerin esnekliği, iş güçlerinin üretken, iş yerlerinin de güvenli kalmasını sağlarken yeni sorunlar karşısında ne kadar hızlı hareket edebildiklerine bağlı. İşletmelerin rekabetçi, güvenli, sağlam ve esnek kalmasının yolu, doğru kişileri doğru olanaklara buluşturmaktan geçiyor.
Tüm bu trendler önümüzdeki 12 ay boyunca daha fazla önem kazanacak. Şirketler ise bu hususların farkında olarak, 2021 ve sonrasının getireceği zorluklara başarıyla uyum sağlayabilecek.”